BLACK / KARA FİLM İNCELEMESİ




KARANLIĞI AYDINLIĞA ÇEVİREN MUCİZE: BİLGİ

Yeni bir film incelemesiyle karşınızdayım. 2005 yapımı bir Hint filmi olan "Black", Türkçe adıyla "Siyah/Kara" filmi. Gerçek bir hayat hikayesinden uyarlanan bu film Helen Keller'in ve ailesinin onu eğitmek için Graham Bell'in tavsiyesi ile bulduğu öğretmen Anne Mansfeld Sullivan'ın hikayesini baz almış. Bu anlamda filmi biyografi kategorisine dahil etmek de yanlış olmayacaktır. Hazırladığım Öğretmenler için film listesindeki bana göre en iyi yapım olan bu filmle detaylı incelemelere başlıyorum.




Film, bebeklikten itibaren görme ve duyma yetisini yitirmiş bir kızın öğretmeni ve bilginin gücü sayesinde hayata tutunmasını oldukça dramatik bir şekilde ele alıyor.  Michelle, kendi karanlığına hapsolmuş, görme ve duyma yetisine hiç sahip olmamış bir kız çocuğu. Bu yüzden ailesi onu asla normal olamayacak, eğitilemeyecek birisi olarak görüyor. Öyle ki hiçbir eğitim veremedikleri kızlarını takip etmek için üzerine tıpkı bir evcil hayvan gibi zil takıyor ve hareketlerini o şekilde takip etmeye çalışıyorlar. En sonunda onun yol açtığı kazalardan ve rezilliklerden babası usanıyor ve kızını zihinsel engellilere özel bir okula göndermeye karar veriyor. Annesinin uğraşlarıyla bu fikrinden vazgeçip bir öğretmen tutulmasına karar veriliyor. Bu tür çocukları eğitmede ünlü olan Debraj isimli öğretmen eve davet ediliyor ve küçük kızın hayatı bu andan itibaren değişmeye başlıyor.

İmkansız ona hiç öğretmediğim bir sözcük.

Debraj gerçekten de farklı biri. Kimsenin halini anlayamadığı, eğitilip herkes gibi hayatına devam etmesini mucize olarak gördüğü Michelle'e sihirli dokunuşlarla ilk sözcükleri öğretmeye başlıyor. Kendi deyimiyle ona sözcüklerden bir kanat takıyor ve uçmayı öğretiyor. Elbette uyguladığı farklı öğretim teknikleri aile tarafından pek hoş karşılanmıyor ve Michelle ilk sözcükleri kendine özgü şekilde ifade edene kadar da Debraj'ın bu işi başarabileceğine hiç kimse inanmıyor.

"İYİLİK YAPMAK İÇİN ELİMİZE ÇOK AZ FIRSAT GEÇER."



Pek çok defa başarısız olsa da, umutların dibe vurduğu, başarısızlığın en derinleştiği anlarda başarı kendini gösteriyor ve Michelle görenlerin inanamadığı bir ilerleme kaydederek, Debraj'ın insanüstü gayretleri ve kararlılığı sayesinde Üniversiteye yazılıyor.

Hayat bir dondurmadır. Erimeden tadını çıkarın.

Bir zamanlar kendi karanlığından başka bir şey tanımayan Michelle için "Siyah" veya "Kara" demek artık çok farklı anlamlar ifade ediyor. Siyah onun için aşkın, başarının, bilginin ve ideali olan mezuniyet cübbesinin rengi oluveriyor. Michelle hayatının en mutlu anlarını, öğretmeni, dostu ve sevdiği adam olan Debraj ile birlikte bu yıllarda yaşıyor. Debraj'ın tıpkı bir dondurmaya benzettiği hayatın tadını erimeden çıkarmak için çabalıyor.




Debraj'ın beklenmedik hastalığı onları ayırsa da, küçüklüğünden beri ona öğrettiği bilginin kutsallığına azim ve kararlılıkla sarılan Michelle öğretmeni için çok çalışıyor ve başarısızlıklara tahammül ederek hedeflerine ulaşıyor. Debraj'a derinden bağlı olan Michelle, hastalığında da onu yalnız bırakmıyor ve bu kez Michelle öğretmeni için fedakarlıkta bulunmaya başlıyor.

Filmle ilgili anlatılacak, söylenecek o kadar söz olmasına rağmen hem sizleri sıkmamak ve hem de henüz izleyecek olanlara bütün hikayeyi olduğu gibi göstermemek adına yazıyı kısa tutmaya çalıştım. Bu filmi mutlaka izlemenizi tavsiye ediyorum. Öğretmen olun veya olmayın, kesinlikle izleyin.

Film hakkında yorumlarınızı eklemeyi de ihmal etmeyin.
BLACK / KARA FİLM İNCELEMESİ BLACK / KARA FİLM İNCELEMESİ Reviewed by Ne Okudum Ne İzledim on Nisan 03, 2016 Rating: 5

5 yorum

  1. Gerçekten çok özel bir film.. Türk versiyonunun çekileceğini duyduğumda izlemiştim bu filmi. Keşke daha önce izleseydim demiştim sonra.
    Ben olsam çenemi tutamaz kesin büyüsünü bozardım :))
    Ellerine sağlık güzel bir yazı olmuş :)

    YanıtlaSil
  2. Ben de Türk versiyonunu izlemedim, duyduğuma göre tıpa tıp aynısıymış o yüzden gerek görmedim. Filmi tarif edecek kelime bulamıyorum açıkçası. Elimden geleni yaptım büyüyü bozmamak için, fark etmeden kaçırdığım bir nokta yoktur inşallah. :) Teşekkür ederim yorum için, beğenmenize sevindim. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, baya baya aynısı.. Hint filmini izledikten sonra merakımdan bizim versiyonunu izlemiştim. Oyunculukları tabi ki iyiydi, özellikle Beren Saat. Ama orijinali varken.. Pek de gerek yok-muş :)
      Yok yok, çok güzel bir anlatım olmuş tam da filme uygun bir şekilde.. :)
      Ben teşekkür ederim^^

      Sil
  3. Bu film kadar beni etkileyen çok az eser olmuştur.

    "Danışman: Dünya’da kaç okyanus var?

    Michelle: Benim için her su damlası bir okyanustur"

    Bu kadar sert tokat kolay yenmez.

    YanıtlaSil